20 Nisan 2011 Çarşamba

Gömlek

Gülmek yoktur artık.

Hicran ile saadet bir arada olmaz ya?

Hüznü seversin bilirim.

Ve ağlatmayı…

Gözyaşlarımla yıkasam da

Sana çıkan yolları

Tebessüm düşmez payıma.

Sen içimdeyken

Yine de ulaşamıyorum.

Yetişemiyorum aşkın boyuna.

Sende, tevbenin temizliği,

Bendeyse günahın kirleri.

Sen müslih, ben müfsid

Sen masum, ben mücrim

Sen, sabahın nuru, bense akşamın şerri…

Sen doğu, ben batı..

Ve “Temizler temizlere”

Korkuyorum, bana yakın olma!

Ben;

“Safa ile Merve arasında koşan bir Hacer”

Bir yudum su ver.

Fesada uğramış kalbimde,

İçimde,

Bir kerbela ağlar.

Ve Fatıma ağlar bana,

İffetiyle çağırır:

“Öldürme” der,

“Alemini, öldürme..”

Bak; içimde bir şehadet var.

Sonra Meryem seslenir:

“Yazıklar olsun,

Sırrını gönlünde tutamayana”

Duyunca,

Başım önüme düşer,

Gözyaşlarım içime…

Ne sözüme, ne gözüme

“Sus!” diyemedim diye.

Sırdın sen çözülünce yitiveren.

Ey İbrahim’i ateşten koruyan gömlek

Ve Yusuf’u..

Şahitlik et seni giyenlere..

Gel! Tekrar sar

Ateşe düşmüş bizleri.

Şafak Gökdağ

1 yorum:

  1. Gözyaşlarımla yıkasam da
    Sana çıkan yolları
    Tebessüm düşmez payıma.

    Kaleminize saglik.. :)
    Selametle

    YanıtlaSil